W Hotel New York

Tasarım: BBG-BBGM
“Kentsel bir vaha” konseptiyle yola çıkan W Hotel’in BBG-BBGM tarafından tasarlanan yeni misafir odaları, misafirlerini dinlendirici renklerin ve doğadan ilham alan dokuların içine daldırarak kentin kaosundan kaçma fırsatı sunuyor. Kıvrımlı, organik şekiller modern açıları tamamlarken canlı beyazlar ise orman ve topraktan gelen tonlarla yumuşatılmış.

Çocukluğun ağaç evi, parlak ve büyümüş haliyle, egzotik zebra ağacından bir yatak olarak betimlenmiş ve yeni tasarlanan misafir odalarının odak noktasını oluşturmuş. Ahşabın zengin kahverengi ve belirgin damarlı dokusu, dinlenmeye, okumaya ve hatıralara dalmaya iten sıcak bir koza yaratıyor. Yatak başı, arkadan aydınlatmalı, dağ yamaçları ya da güzel bir insan siluetini andıran soyut bir resim ile birleşiyor. Misafirin bakış açısı ne olursa olsun rsim huzurlu ve eğlenceli bir tasarım sunuyor. Görkemli bir patlıcan moruna boyanmış olan tavan, yatağı sıcak bir şekilde kaplıyor.

Yatağın yanına yerleştirilen iki katlı masanın altı ahşap, üzeri ise camla kaplanmış ve metal ayaklarla destekleniş. Şık ve oldukça kullanışlı olan bu çalışma alanı hem gece e-mail kontrolü hem de atıştırmalar için oldukça uygun gözüküyor. Kolsuz çalışma koltuğu da boyalı tavanın devamı şeklinde yumuşak dokulu, dumanlı bir mor şönil kumaşla kaplanmış. Koltuk aynı zamanda yatırılarak dinlenme koltuğuna da dönüşebiliyor.

Parlak sapları ve cam kapısıyla dolap, düzenli ve etkin bir depolama alanı yaratıyor. Çekmece ve mini barın bulunduğu zebra ahşabından bir dolap daha bulunuyor.

Dekoratif aydınlatma, odanın sakinleştirici etkisini arttırıyor. Penceredeki ve yatağın üzerindeki kırmızı LED ışıklar gün batımı etkisi yaratırken, mini barın üzerindeki püskürtme gibi gözüken mor ışıklar ise bir parça heyecan katıyor. Yatağın yanında duran yarı şeffaf küre heykelimsi bir ışıltı yayarken boru biçimindeki LED masa lambası döndürülerek çalışmak için en uygun açı yakalanabiliyor.

Pahalı bir düz ekran televizyon, odanın her yerinden rahatlıkla görünebilmesi için köşede metal bir ayağın üzerine yerleştirilmiş.

Odada kullanılan yeni tasarım objeleri banyoda da devam ederken görünmez ve daha pahalı bir his yaratıyor. Dumanlı mor duvarlar, derin, yatay çizgilerle dokulandırılırken aynı zamanda da L şeklinde, ışıklı bir aynayla kapatılmış. Bu tasarım objeleri iki duvarı kaplayarak, misafiri sarıyor. Lavabonun üzerinde boylu boyunca uzanan beyaz raf da ekstra depolama alanı sunuyor, bir yandan da duvarın yatay dokusunu takip ediyor. Duşta da perde yerine cam paneller kullanılarak daha aydınlık bir hava yaratılmış.

Wow ve Extreme Wow Specialty Suite, New York kentinin adrenalin ve enerjisini donduracak bir mekan yaratacak şekilde tasarlanmış. Wow ve Extreme Wow (E Wow) özellikli süitler, kentsel çevrede oldukça seyrek rastlanan, eşsiz bir tecrübe ve beklenmedik bir yaratıcılıkla bir araya getiriyor.

Wow Özellikli Süit Odalar

İki katlı Wow süitleri, hem iki kat tavan yüksekliği hem de ikinci katta yatak odası sunuyor. Bu süitlerdeki dikey hacim hissini arttırmak için bir dizi özel olarak tasarlanmış, soyur ağaç formları ile arkadan ışıklandırılmış akrilik paneller kullanılmış. Çeşitli boylardaki dikdörtgen ve kare paneller, süitin iki kat yüksekliğindeki duvarlarına büyüleyici bir doku yaratacak ve dikey olarak hemen dikkat çekecek biçimde asılmış.

Uyumlu puflarıyla yüksek arkalıklı pelüş, taht biçimli koltuklar, bir çift dalgalı, havuz biçimli bronz fiskos masası, asılı lambaları ve şekilsiz, köşeli, pleksi ayaklı konsol masalarla, objelerden oluşturulan sanat etkisi arttırılmış.

Wow süitlerinin renk şeması krem ve açık kahve ve çikolata tonları gibi açık doğal renklerle parlak gümüş ve bronz, mor ve açık yeşilin tonlarını bir araya getiriyor.

Extreme Wow (‘E-Wow’) Özellikli Süit Odalar

Extreme Wow (‘E-Wow’) özellikli süit odaların, geniş, L şeklinde saran, müthiş kent manzaralı terasları bulunuyor. New York’ta dış mekanlara büyük bir gıpta ile bakıldığından, tasarım hedefi, süitleri dinamik ve ayrıcalıklı dış mekanlar kullanacak şekilde konumlandırırken iç mekandaki lüks yaşam biçimi ve uyuma köşeleriyle bu özelliği tamamlanmak istenmiş.

“E Wow süitleri”nin etrafındaki teraslar, misafirlere dinlenme zamanlarında maksimum konfor ve lüks sağlamak için düzenlenmiş. Terasların şık parke döşemesi, geniş, yeşil koltuklar ve koza koltuklar gibi dikkatlice seçilmiş mobilyalar için uygun bir tuval oluşturmuş.

Mobilyalardaki çeşitlilik, misafirlerin dinlenirken müthiş manzaranın tadını çıkarmalarını ve ayrıca eğlenmek için bir alanlarının olmasını sağlıyor.

Süitlerde ilgi odağı olarak öne çıkan teraslarla iç mekanlar arasındaki ayrım da neredeyse kaldırılmış bulunuyor. Örneğin terasın oturma grupları iç ve dış mekan mobilyalarının birleşimi şeklinde görünürken, içerideki ışıklı ağaç panelleri de dış mekanı içeri taşır özellik gösteriyor.

E-Wow süitlerinin renk paleti de Wow süitlerininkine benziyor. Doğal desenler ve dokularla göz alıcı gümüş, derin mor, mavi yeşil…
Kaynak: Arch Daily
Çeviri: Mimdap