İstanbul’da son yıllarda süregelen kentsel dönüşüm uygulamaları, çoğunlukla gecekondu bölgelerine odaklanmıştı. Bu bölgelerdeki insanları başka yerlere taşıyan ve toplumsal yaşamı, gündelik hayatı, dönüşüm gerektiren bölgelerdeki 50 yıllık geçmişi göz önünde bulundurmayan projeler ise, uygulama bölgelerindeki sakinlerin büyük tepkisine neden oldu.

Özellikle İstanbul’da kentsel dönüşüme konu olan gecekondu mahalleleri, 1 yılı aşkın süredir birbirleriyle yaşadıkları deneyimi paylaşıyor, konuyla ilgili çeşitli yetkililerden, akademisyenlerden, üniversitelerden, ilgili meslek insanlarından ve üniversite öğrencilerinden destek alarak seslerini duyurmaya çalışıyorlar. Bu ses duyurma çabası, geçtiğimiz Haziran ayında, Mahalleler Konuşuyor Sempozyumu ile somut bir adıma dönüşmüştü.

Şimdi ise, aynı mahalleler, İstanbul Mahalle Dernekleri Platformu adı ile 5 Ocak 2008 Cumartesi günü saat 14:00’te İstanbul Büyükşehir Belediyesi önünde bir basın açıklaması yapacak.

ayrıntılı bilgi için: imdp internet sitesi

mimdap

Basın açıklamasının tam metni aşağıdaki gibidir:

Biz aşağıda imzası olan kurum ve kuruluşlar, kentimize ve yaşam alanlarımıza karşı “Kentsel Dönüşüm”, “Kentsel Yenilenme” vb. isimler altında yapılmak istenen uygulamalara aşağıda saydığımız nedenlerle karşı çıkıyoruz.

Dönüşüm Alanları Yasa Tasarısı bugünkü haliyle yasalaştığında sosyal adalet, barınma hakkı, kamu yararı ve kent planlama bütünselliği hiçe sayılarak, şehirlerimizin emekçi mahallelerinin başlıca yaşam alanları, rantın yeniden paylaşımı ve pazarlanması sürecinin bir parçası olacaktır.

KENTSEL DÖNÜŞÜME NEDEN KARŞIYIZ?

• Bugün kentsel dönüşüm adı altında yapılan uygulamalar, Anayasanın temel ilkelerinden ‘sosyal devlet ilkesine” aykırıdır. Yönetenler sosyal adaleti, temel insan haklarını yok sayarak Kentsel Dönüşüm Projelerini yaşama geçirirken aynı zamanda toplum yararını, bilimi, hukuku, çevreyi, doğal, tarihsel ve kültürel mirası yok saymaktadır. Bu projeler, insanı kentten soyutlayarak bir nesne konumuna düşürmektedir.
• 1950’lerde sanayileşme sürecinde kente göç eden insanların barınma sorununu kendi yöntemleriyle çözmesine göz yumanlar, bu yapılaşmayı teşvik edenler şimdi ulusal ve uluslar arası sermayeye arsa yaratmak için, mahalle halklarını yaşam alanlarından kent dışına sürmek istemekte, yaratılan sosyal ilişkileri ve değerleri yok saymaktadır.
• Böylelikle şehir merkezlerinde zaman içinde oluşan rant, yönetenlere ve yandaşlarına aktarılmaya çalışılmaktadır. Yapılmak istenen, kentsel dönüşüm değil rantsal bölüşümdür.
• Tüm bu süreç, orta veya uzun vade hiçbir planlamaya dayanmamakta, bir veya birkaç kişinin direktifleri doğrultusunda gerçekleşmektedir.
• Kentsel Dönüşüm Projeleri, bu hali ile ancak temel insan haklarından biri olan barınma hakkını ihlal eden sosyal ve fiziki yıkım projeleri olabilir.

NE İSTİYORUZ?

• Yapılacak uygulamalar, kentte yaşayan bütün yurttaşların mutlu olmasını hedefleyen, sadece zenginlerin değil yoksullarında daha iyi yaşayacakları koşulların sağlanmayı amaçlamalıdır.
• İnsanların yerinden yurdundan atılmadığı, kimsenin mağdur edilmediği bir planlama mümkündür.
• Meslek odaları, akademisyenler, uzmanlar, mahalle dernekleri, muhtarlıklar ve konunun tüm muhataplarıyla birlikte daha iyi bir planlama ve uygulama mümkündür.
• Yaşadığımız kentler tüm halkın sadece barınma değil eğitim, sağlık, su, çevre, ulaşım gibi diğer tüm kamusal hakları gözeten bir biçimde, kentin tüm doğal, tarihsel ve kültürel değerlerinin tüm kent halkının yararlanacağı şekilde düzenlenmelidir.

TOKİ BAŞKANININ YERSİZ DAYANAKSIZ SÖZLERİNİ KINIYORUZ

18 Kasım 2007’de Kayseri’de düzenlenen bir toplantıda konuşan TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar, “Bazı siyasi oluşumlar, açıkgözler, yanlış düşünenler, esrar, eroin ve kadın ticareti yapan yanlış insanlarımız, gecekondu ve kaçak yapılaşma bölgelerinden çokça beslendikleri için bu olgunun kaldırılıp atılmasına engel olmaya çalışıyorlar” demiştir.

Bizler bu ülkenin vergi veren, askerliğini yapan emeğiyle geçinen onurlu yurttaşları olarak bu yalan ve safsatalarla dolu ifadeleri kabul etmiyor, yıllardır bu mahallelerde yaşayan yurttaşlar olarak TOKİ başkanını bu açıklamasından dolayı gecekondu mahallelerinde yaşayan halktan özür dilemeye ve istifa etmeye davet ediyor ve aksi halde yasal işlemler başlatacağımızı bildiriyoruz.
Dar gelirli halkı daha çok yoksullaştıran her türlü uygulama karşısında, mahallelerimizi ve kentimizi sonuna kadar savunacağımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz.

İMDP

İSTANBUL MAHALLE DERNEKLERİ PLATFORMU BİLEŞENLERİ:
Armutlu (PSA)
Başıbüyük (Maltepe)
BOÇEV
Derbent (Sarıyer)
Ferahevler
FSM Baltalimanı
Gülsuyu – Gülensu
Hürriyet (Kartal)
İç-Dış Kumsal (Küçükçekmece)
Karanfilköy
Kazım Karabekir
Kuzguncuk
Maden (Sarıyer)
Okmeydanı
Poligon
Reşitpaşa Doğanevler
Yakacık (Kartal)

DESTEK VEREN KURULUŞ VE İNİSİYATİFLER
Mimarlar Odası
Şehir Plancıları Odası
Dayanışmacı Atölye
İMECE Toplumun Şehircilik Hareketi
İnsan Yerleşimleri Derneği
Mimarlıkta Demokratik Açılım Platformu (MİMDAP)
Sarıyer Barınma Hakkı Platformu
Sosyal Haklar Derneği
Sulukule Platformu

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir