|
24 Nisan 2019 |
Norman Foster, Paris’in Notre Dame Katedrali’ne yedek bir kulenin tasarımı için uluslararası rekabete girerek, katedralin yıkık çatısının yerine bir cam ve çelik hazne önerdi.
İngilizce yayın The Times’ın röportajına göre Foster, ateşe dayanıklı katedral için yeni bir “hafif ve havadar” çatı vizyonunu oluşturdu. Önceki çatı katı alanı 12. yüzyıla kadar uzanıyordu ve her biri benzersiz meşe ağacından yapılan 1300 ahşap çerçeve kiriş ile arapsaçı gibi bir konstrüksiyon meydana getiriyordu. Bu yüzden “Orman” lakaplıydı, muhtemelen geçen hafta eseri yok etmenin eşiğine getiren yangına bu eski, kuru ahşap çatı makasları destek olmuştu.
Foster’ın katedral için güncellenmiş vizyonuna göre, hafif çelik desteklerle yivli, orijinal ahşap tavanı taklit etmek için kemerli bir cam kabın kurulmasını gerekiyor. Yeni sivri camdan ve çelikten yapılmış olacak ve potansiyel olarak üstünde de bir gözlem terası-güvertesi de olabilir.
Foster projesi için, “Her durumda, değişim, çağın en gelişmiş yapı teknolojisini kullandı” dedi. “Asla orijinali çoğaltmadı. Chartres’te, 12. yüzyılda kullanılan ahşaplar 19. yüzyılda yeni bir dökme demir ve bakır yapısıyla değiştirildi. Notre Dame’in yeniden inşası için bir yarışma düzenlenmesi kararı alkışlanmalıdır. Çünkü bu yeni müdahaleler geleneğinin bir yeni evresinin göstergesidir. ”dedi.
Modernizasyon şeması, çevrimiçi ortamda anında tepki verdi, sosyal medya kullanıcılarının yenilenmiş katedrali, Foster tasarımlı bir Apple mağazasına ya da Berlin’deki cam Reichstag kubbesiyle karşılaştırdılar. Ek olarak, birkaç kişi iç mekânı ışıkla doldurma planının tavan aralığının altındaki taş tonozlu tavan tarafından sıkılaştırılacağına ve tarihi vitray pencerelerden gelen herhangi bir ışığın patlayacağına dikkat çekti.
Kaynak: www.architectmagazine.com
Foster’ın fikri yabana atılacak bir tartışma yaratmıyor aslında. Bugün, 800 sene önce yapılan yapıya restorasyon olarak tekrar girdiğinizde aynı şeyi mi yaparsınız yoksa bugünün teknik ve olanaklarını mı düşünürsünüz? Cam çatı, cam kule forma sadık kalarak düşünülebilecek yeni bir fikir sahiden.
Mete Ünüsan | 25 Nisan 2019