‘Koruma Kurulu’ndan yargıya baypas - MİMDAP
Ana Sayfa Bağlantılar Biz Kimiz İletişim Mimar İş İlanları
ANA SAYFA
‘Koruma Kurulu’ndan yargıya baypas
Share 25 Temmuz 2014

Alakır’da HES’lere karşı yürütülen mücadelede Danıştay’ın bölgenin ‘sit ilan edilmesi’ kararı Antalya Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nca es geçildi. Kurul bir yıllık ekolojik raporu bekleyecek. Avukat Gökçe ise “Karar hukuksuz” dedi.

Antalya’da Alakır Vadisi’nde 4’ü tamamlanmış 4’ü ise planlama aşamasında olan 8 HES projesine karşı yürütülen mücadelede Danıştay 14’üncü Dairesi’nin Alakır Vadisi’nin 1’inci derecede doğal sit alanı olması yönündeki kararı ardından Antalya Tabiat Varlılarını Koruma Kurulu önceki gün toplandı. Koruma Kurulu, Alakır Vadisi’nin sit alanı ilan edilmesi için kendilerinin yapacağı 4 mevsimlik ekolojik raporun hazırlanmasına karar verdi. Bu karara gerekçe olarak ise 2013 yılında yürürlüğe giren “Korunan Alanların Tespit ve Tescil ve Onayına İlişkin Usul ve Esaslara Dair Yönetmelik” gerekçe gösterildi. Yönetmelikte göre doğal sit ilanıyla ilgili taleplerde ardışık dört mevsim ekolojik temelli bilimsel araştırmayla koruma statüsünün belirlenmesi öngörülüyor.

YARGI KARARI ‘TALEP’ OLAMAZ

Avukat Aynur Rüzgar Gökçe Koruma Kurulu’nun kararının hukuken kabul edilemez olduğunu belirtti. Danıştay kararının sit alanı için bir talep değil bir yargı kararı olduğunu ve gerekçe gösterilen yönetmelik kapsamında değerlendirilemeyeceğini belirten Gökçe, “ Danıştay kararı, sit ilanın uygulanması için idareye bir emirdir. Ancak Koruma Kurulu bu mahkeme kararını bir talepmiş, bir ihbar başvurusuymuş gibi değerlendirerek sit ilanı için ekolojik temelli bilimsel araştırmanın beklenmesine karar verdi.

Bir mahkeme kararının bir talep olarak değerlendirilmesi hukukta görülmüş bir şey değil. Davada taraf olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı mahkeme kararını tartışarak idarenin iş ve eylemini yargı kararının üzerinde tutmuş oluyor” dedi.

Alakır Vadisi’nin 1. derece sit olması yönündeki idare mahkemesinin kararının 2012’de verildiğini hatırlaran Gökçe, “Bu karardan bir yıl sonra çıkan bir yönetmeliğe dayanarak sit kararı için ekolojik çalışmanın tamamlanmasının beklenmesi ayrıca hukuksuz. Mahkeme kararını hiçe sayan bu kararın ilgilileri hakkında hukuki yollara başvuracağız” dedi.

BİR YILDA TAHRİBAT ARTAR

Ekolojik çalışmanın yapılacağı bir yıl içinde bölgedeki HES projelerinin faaliyetlerine devam ederek vadideki tahribatın hızlanacağını belirten Gökçe, “Alakır’da proje aşamasında olan Dereköy HES, bugün sit kararı verilmiş olsaydı, inşaata başlamayacaktı. Belki bir yıl sonra oradaki ekolojik denge bozulacak ve vadi sit statüsünü kaybedecek” dedi.


Ne olmuştu?


Alakır Vadisi’nde 8 HES projesine karşı verilen mücadelede Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun bölgenin doğal sit alanı olmadığı yönündeki kararı Antalya 3.üncü İdare Mahkemesi’nde yargıya taşınmış, mahkeme Alakır Vadisi’nin birinci derece doğal sit özelliği arz ettiği görüşüyle bu kararı iptal etmişti. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın temyizi üzerine Danıştay 14. Daire ise idare mahkemesinin Alakır’ın doğduğu yerden denize döküldüğü alana kadarki tüm havzasının birinci derecede doğal sit alanı olduğunu gösterir kararını hukuk ve usüle uygun bularak onamıştı. Alakır Nehri Kardeşliği, Danıştay’ın onadığı sit kararının Antalya Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından tescillenmesini isteyerek 12 bin 612 imzayı Bakanlığa sunmuştu.

Olgun Kudakçı
Kaynak: Birgün


Yorum yazmak için


  Avustralya’nın Melbourne kentindeki Penleigh ve Essendon Gramer Okulu’ndaki (PEGS) Müzik Merkezi, McBride Charles Ryan’ın (MCR) PEGS Kampüsleri genelindeki bir dizi girişiminin bir parçasıdır. 

Copyright © 2024 All Rights Reserved | Mimdap.org